Uygur Kağanlığı 742-840 yılları arasında siyasi ve askeri bir güç olarak ortaya çıkmış Türk Devletidir. Orhun Irmağı kıyısında kurulan Uygur Devleti, Ordu-Balık kentini kurarak burayı başkentleri yapmışlardır. Orhun Irmağı’ndan sonra topraklarını genişleterek Selenga Irmağı çevresini de ele geçirmişlerdir.
Uygurlar’ın kurulduğu coğrafyada halen izlerini sürebilmek mümkündür. Bu suretle, kuzeyde Yenisey Irmağı havalisindeki Kırgızlar’la, Altay Dağları ile Tanrı Dağları arasında bulunan Karluklar ve onlara yardım eden daha batıdaki Türgişler’le, Yenisey, Obi ve İrtiş ırmakları arasında bulunan Basmil, Dokuz Tatar ve Çinliler’le komşu olmuşlardır. Çin kaynaklarında genişce bahsi geçen Uygurlar, haesoqq, Vei-hoooh, Hui-ho, Hueu-hu, Wei-wu diye adlandırılmışlardır. Çin kaynaklarındaki anlamıyla “şahin süratiyle dolaşan ve hücum eden Türkler” olarak anılmışlardır.
Kutluk Bilge Kül Kağan Uygur devletinin bilinen ilk Hükümdarı ve de kurucusu olarak kabul edilir.751 yılında Çin ve Arap ordularının Talas ırmağı yakınlarda yaptıkları savaşta bilindiği üzere Türk boyları Arap güçleri safında yer alarak savaşın kaderinde belirleyici olmuşlardır.Talas savaşı ile etkinliğini yitiren Çin İmparatorluğunun etki sahası daralınca Uygur Kağanlığı bu siyasi boşluğu değerlendirip doğu Türkistan sahasında kuruluşlarını tamamlamışlardır. Uygur Kağanlığından kalan en önemli belgeler olarak kabul gören Tes,Tariat (Terh) ve Şine Usu yazıtlarıdır. Uygur Kağanlığı yazıtları Uygur Kağanlığının ilk dönemlerine ışık tutar. Uygur yerleşik düzene ilk geçen Türk Devleti olarak kabul görmekte bu itibarla yerleşik düzenin kültürel ve mimari altyapısını da günümüze taşıyabilmişlerdir. Uygur Kağanlığı bayrağı olan sarı zemin üzerinde kadın ve erkek kafası figürü hakkında kesin bilgiye sahip olamasak da Uygurların şehir hayatına verdiği önemi ve kadın erkek eşitliği üzerine esinlenilmiş olarak değerlendirilir.
Yorum yapabilmek için giriş yapmalısınız.