Atatürk’ün Tarih Görüşü
Mustafa Kemal yeni bir tarih anlayışının kurulmasına da yol açtı. Osmanlı devrindeki tarih görüşü üç devrede incelenebilir:
1.Kuruluştan Tanzimat’a kadarki devre: Bunda sadece İslam tarihi okunup, Türklerin Müslüman olmadan önceki durumları, uygarlıkları, kurdukları devletler incelenmezdi.
2.Tanzimat’tan Birinci Meşrutiyet’e kadarki devre: islam tarihiyle birlikte sadece
Osmanlı Türkleri tarihi okunurdu.
3.Birinci Meşrutiyetten sonra Birinci Dünya Savaşı sonuna kadarki devre (1876- 1919).
Avrupa’da okuyan Türk aydınları bir genel Türk tarihi görüşü üzerinde durdular. Bu üç tarih görüşü Cumhuriyetin ilanına kadar birlikte yaşadılar, Atatürk’e göre «Milli Tarih İstiklal Savaşımızın manevi cephesini teşkil edecektir. Çünkü topraklarımız gibi Türk Milletinin mazisi, medeni hüviyeti ve insanlık değerleri de istilaya maruz kalmıştı.» Mustafa Kemal 1928’de Fransız okullarında okutulan ve Türkleri sarı ırka mensup geri bir kavim olarak anlatan bir tarih kitabını görünce şu soruların ele alınmasını emretti:
1.Türkiye’nin en eski halkı kimlerdir?
2.Türkiye’de ilk uygarlık nasıl ve kimler tarafından kurulmuştur?
3.Türklerin cihan tarihinde ve dünya uygarlığında yeri ve hizmeti nedir?
4. Türklerin Anadolu’da bir aşiretten bir devlet kurmaları mümkün olmadığına göre bu olayın gerçek izahı nasıldır?
5.İslam tarihinin hakiki hüviyeti ile Türklerin İslam tarihindeki yerleri ve rolleri nedir?
Önce bir kütüphane kuruldu. Bütün tarihçiler Türk tarihi ile ilgili kitapları inceleyip, raporları Mustafa Kemal Paşaya vermeye başladılar. Bunların özeti «Türk Tarihinin Ana Hatları» adı altında 1930’da basıldı. 1931’de «Türk Tarihi Tetkik Heyeti» Serisi hazırlandı. 1932’de Ankara’da Türk tarihçilerin iştirakiyle ilk Türk Tarih Kongresi toplandı.
Mustafa Kemal daha Harbiye’deyken tarihe merak sarmıştı. Milli zaferden sonra ilk işlerinden biri Türk tarihini incelemek olmuştu. Atatürk’ün Türk Tarihi Tetkik Heyetine yaptığı şu tavsiyeleri iletmek yerinde olur :
«Büyük devletler kuran ecdadımız büyük ve şümullü medeniyetlere de sahip olmuştur. Bunu aramak, tetkik etmek, Türklüğe ve Cihana bildirmek bizler için bir borçtur. Türk Çocuğu ecdadını tanıdıkça daha büyük işler yapmak için kendinde kuvvet bulacaktır.»
«Her şeyden evvel kendinizin dikkat ve itina ile seçeceğiniz vesikalara dayanınız. Bu vesikalar üzerinde yapacağınız tetkiklerde her şeyden ve herkesten evvel kendi insiyatifinizi ve milli süzgecinizi kullanınız.»
«Biz daima hakikat arayan ve buldukça, bulduğumuza kani oldukça, ifadeye cüret eden adamlarız.»
«Tarih yazmak, tarih yapmak kadar mühimdir. Yazan yapana sadık kalmazsa değişmeyen hakikat insanlığı şaşırtacak bir mahiyet alır.»
Kaynak adres : http://www.tarihin.com/ataturkun-gorusleri/ataturkun-tarih-gorusu.html.html
Yorum yapabilmek için giriş yapmalısınız.