Köy Enstitüleri Kuruluşu
17 Nisan 1940 yılında açılan Köy Enstitüleri‘nin açılış nedenini tek bir başlıkta toplamak doğru olmaz. Dönemin Milli Eğitim Bakanı Hasan Ali Yücel ve İlköğretim Genel Müdürü İsmail Hakkı Tonguç, bir anlamda bu kurumun hem fikir babaları hem de enstitülerin yaygınlaştırılması ve geliştirilmesinde en etkili şahsiyetler olarak en önde görev alırlar.
Büyük savaşların yıkıcı etkisinden henüz kurtulmuş genç Türkiye’nin doğal olarak eğitim seviyesi de bir hayli düşüktür. Okullu oranının az olması bir yana, okur-yazar dahi olmayan nüfusun büyük bir bölümü, o dönemin en acı gerçeği olarak karşımıza çıkar. Eğitimi sağlayacak olan öğretmen eksikliğinin yanı sıra, ülkenin ihtiyaç duyduğu kalifiye elemanların da azlığı yeni Cumhuriyetin inkılaplarını gerçekleştirme gayretini baltalıyordu.
Bütün bu eksiklikler neticesinde köy öğretmen ve eğitmenleriyle köylerde tarım ve sağlık görevlisi olarak istihdam edilecek geniş çaplı bir proje başlatıldı. Büyük şehirlerde yaşanan durum da pek iç açıcı olmasa da, köylerin ve kırsalın eğitim ihtiyacı çok çok daha fazlaydı. Şehirli çocukların %75’i ilkokula gidebiliyorken, köy çocuklarının ancak %20’si zaten kısıtlı olan bu eğitim olanaklarından yararlanabiliyordu. Bu noktada genel olarak bakıldığında, bu gelişmeler doğrultusunda projenin asıl uygulama alanı olarak köyler seçilmiştir.
Köy Enstitüleri amacı
Ekonomik darlık nedeniyle öğrencilerin henüz eğitim alırken bir nevi meslek liseleri mahiyetinde pratik yaparak zanaat öğrenmeleri sağlanma yoluna gidilmiş, elbette bu durum çocuk işçilerin çalıştırılması olarak telakki edilerek yoğun eleştirileri de beraberinde getirmiştir. Meselenin bir başka boyutu da özellikle şehirlerden kırsala öğretmen sağlama güçlüğü idi. Öğrencilerin zorla köylere tayin edilen şehirli öğretmenlerin baştan savma eğitimine değil, özveri ve gayretle eğitim verebilecek öğretmenlere ihtiyaçları vardı. Bu nedenle Köy Enstitüleri‘nde yetiştirilecek zeki çocukların mezun olmasıyla tekrar köylerde öğretmen olarak kullanılması bir çözüm olarak öngörülmüştür. Köylerde görev alacak öğretmenlerin yalnızca çocuklara öğretmenlik yapması değil, ilerleyen medeniyet esasına uygun olarak beliren yeni tarım tekniklerini de köylülere bizzat öğretmeleri istenmiş ve buna bağlı olarak bir çeşit döner sermaye usulü anlayışla, köylülerin kendi kendilerine yetmeleri amaçlanmıştır.
News
Yorum yapabilmek için giriş yapmalısınız.